top of page

Bir Gencin Hatıraları-5

  • Yazarın fotoğrafı: haddizatında dergi
    haddizatında dergi
  • 2 Kas
  • 2 dakikada okunur

Ertesi hafta okula yeni bir öğrenci geldi. Adı Efe’ydi. Sınıfa girdiğinde kimseye çekinmeden selam verdi, gülümsemesi rahattı. Mirza hemen yanına gidip onunla konuşmaya başladı. Genç uzaktan izledi. Öğretmen, yeni öğrenciye gencin yanındaki boş sırayı işaret edip oturmasını söyledi.  İlk gün pek konuşmadılar.


Efe kısa sürede herkesle kaynaşmış, yıllardır oradaymış gibi davranıyordu. Teneffüslerde Efe’nin enerjisi dikkat çekiciydi. Sanki hayat onun için bir oyun gibiydi; dersi ciddiye almaz, sürekli dışarıdan bahsederdi.

-Bizimkiler bu hafta sonu şehir dışına gidiyor, istersem arkadaşlarımı da götürebiliyorum, dedi bir gün. Genç şaşırdı:

-Gerçekten mi? Yani ailene söylemeden mi?

Efe güldü.

-Yok ya, söylesem de fark etmez. Ben nereye gitsem karışmazlar. Hatta dün gece eve gitmedim, sabaha kadar dışarıdaydım. Mesaj bile atmadılar.

Genç’in aklında annesinin o akşam odasına gelip sessizce su bardağını aldığı an belirdi. Bir şeyler boğazında düğümlendi.

-Hiç merak etmiyorlar mı seni, diye sordu.

Efe omuz silkti:

-Başta güzeldi, özgür hissediyorsun. Kimse hesap sormuyor, kimse ne izledin, kiminleydin demiyor… Ama sonra fark ettim, aslında kimse ilgilenmiyor. Eve girdiğinde ışıklar kapalı, kimse seni beklememiş. İyi misin, hasta mısın, demiyorlar. Bazen keşke biri arasa da kızsa diyorum. En azından biri beni merak ederdi. Genç, sessizce başını eğdi. Kantinde herkes konuşuyor, kahkahalar atıyordu ama onların arasında tuhaf bir sessizlik vardı. İki farklı dünyadan gelen iki gencin sessiz anlaşmasıydı bu. Birinin ailesi her anını kontrol ederdi, diğerinin ailesi hiçbir şeyle ilgilenmezdi. Ve o an, ikisi de birbirine aynı gözle baktı: Belki de gerçek huzur, ne sınırsız özgürlükteydi ne de sıkı kurallarda…Gerçek huzur, insanı hakikaten merak eden, değer veren kalplerdeydi.

O günden sonra ikisi arkadaş oldular. Efe, gence dışarıdaki dünyayı anlatıyordu; genç ise evdeki huzuru... 

Zamanla Efe’nin yüzündeki rahat gülüşlerin yerini, düşünceli bakışlar almaya başladı.

Bir gün derste, öğretmen “Ailenizin sizi koruduğu bir anı anlatabilir misiniz?” diye sorduğunda Efe, sessizce kalemiyle sırayı karaladı.

Genç onun kulağına fısıldadı: “Benim annem bazen sadece susar, ama o sessizlik bile ‘yanındayım’ der.”

Efe, hafifçe başını kaldırdı, gülümseyemedi. Sadece “keşke benim de öyle bir sessizliğim olsaydı.” diyebildi.


AYSEL GÜR

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör
Bir Gencin Hatıraları-10

Efe odasında uzun süre düşündükten sonra derin bir nefes aldı. Arkadaşının evinde tanık olduğu bu hayat aklının bir köşesine kazınmıştı adeta. Artık evinin sessizliği ona daha çok dokunur olmuştu.   S

 
 
 
Bir Gencin Hatıraları-9

Efe, Genç'in evinde geçirdiği geceden sonra kendi evine döndüğünde kapıyı açarken bile içindeki hisler değişmişti. Ev aynı evdi oysa… Koridordaki ayakkabılar, salona sinmiş hafif yemek kokusu, masanın

 
 
 
Bir Gencin Hatıraları-8

Sabah güneşi  masaya vuruyor, taze ekmek ve çayın iştah açan kokusu mutfağı dolduruyordu. Genç’in annesi kahvaltıyı hazırlamış, babası da  gazetesini katlayıp kenara koymuştu. Efe dün gece gördüklerin

 
 
 

Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin
2024-Haddizatında Dergi
bottom of page